Önsöz
Azizler arasındaki atamız Antakyalı Allah Taşıyan İgnatius (muhtemelen MS 107’de öldü), Havari Petrus ve Euodios’tan sonra Antakya’nın üçüncü piskoposuydu ve İgnatius MS 68 civarında Euodios’un yerine geçti. Kendisini Theophorus (“Allah Taşıyan”) olarak da adlandıran İgnatius, hem Havari Petrus’un hem de Havari Yuhanna’nın öğrencisiydi. Mektuplarından bazıları günümüze kadar ulaşmıştır; Apostolik Atalardan (Kilise Atalarının en eski grubu) biridir ve Ortodoks Kilisesi’nde bir azizdir (yortu günü, 20 Aralık).
Romalı yetkililer tarafından tutuklandı ve arena’da ölmesi için Roma’ya götürüldü. Hristiyanlık’ın yayılmasını önlemek amacıyla ibretlik olması için onu öldürmeyi umuyorlardı, ve hayatı arenada aslanlar tarafından yiyilerek son buldu. Ancak bu Roma’lıların umduğu gibi Hristiyanlık’ı zayıflaştırmadı, hatta tam tersi Hristiyan’lara şehitlik cesaretini aşılamıştır. Aziz İgnatius yolu boyunca Hristiyanlarla bir araya geldi ve onların imanlarını güçlendirip onları teşvik etti; Efeslilere, Manisalılara, Tralyalılara, Filadelfyalılara, İzmirlilere ve Romalılara mektuplar ve ayrıca İzmir piskoposu ve Havari Yuhanna’nın öğrencisi olan Aziz Polikarp’a bir mektup yazdı.
Aşağıdaki mektup, Aziz İgnatius’un Manisa’daki kiliseye yazdığı mektuptur, mektup yazarının havariler tarafından eğitilmiş ve atanmış birisinin yazmış olması da çok önemli bir detaydır, çoğu insan için 1. Yüzyıldaki Hristiyanlık sadece İncil’den ibarettir, ancak Hristiyanlık yaşayan ve kökü İsa Mesih’te dayanan kutsal bir gelenekle bugüne kadar Ortodoks Kilisesi vasıtasıyla muhafaza edilmiştir (Bkz. 2. Selanikliler 2:15). Kilise geleneğine göre de Aziz İgnatius hem Havari Petrus tarafından Antakya piskoposu olarak atanmıştır, hem de Matta 18:2’de İsa Mesih’in yanındaki çocuktur.
Aziz İgnatius’un mektubunun konusu nedir? Öncelikle Aziz İgnatius’un bu mektubu Roma’ya yolculuğu sırasında yazdığını vurgulamamız gerekir, bu nedenle çok detaylı ve sistematik bir görüş bulmak zordur, ancak Aziz İgnatius’un mektubundaki ana nokta Piskoposun rolü ve Kilise hiyerarşisidir. Bu mektupta Yeni Ahit’te bahsedilen kilise hiyerarşisini Aziz İgnatius’un ağzıyla çok daha net bir şekilde anlayabiliriz.
Giriş
Theophorus olarak da adlandırılan İgnatius, Peder Allah’ın lütfuyla ve Kurtarıcımız İsa Mesih’le kutsanmış olan [Kilise’ye], Mæander (Menderes) yakınlarındaki Manisa’da bulunan Kilise’yi selamlıyor, Peder Allah’ta ve İsa Mesih’te bol mutluluk diliyorum.
1. Bölüm: Mektubun yazılma nedeni
Bu kadar muntazam olan ilahi sevginizden haberdar olduğumda, büyük bir sevinç duydum ve İsa Mesih’in inancında sizinle komünyon1 kurmaya karar verdim. Tüm unvanların en onurlusuna layık görülmüş biri olarak taşıdığım bu bağlarda sizi takdir ediyorum. Duam, Yaşamımızın değişmez kaynağı olan İsa Mesih’in bedeni ve ruhunun birliği ve iman ile sevgiden başka hiçbir şeyin tercih edilemeyeceği, özellikle de (bu dünyanın prensinin tüm saldırılarına katlanmamız koşuluyla)2 İsa ve Peder’i tatma şerefine3 layık olmamız içindir.
2. Bölüm: Sizin elçilerinizle seviniyorum
O zamandan beri [size şu an yazdığım], en değerli piskoposunuz Damas, değerli rahipleriniz Bassus ve Apollonius ve dostluğundan her zaman yararlanabileceğim, Allah’ın lütfuna göre piskoposuna ve papazlığa tabi olan hizmetkârım diyakoz Sotio aracılığıyla sizi görme ayrıcalığına sahip oldum
3. Bölüm: Genç piskoposunuzu onurlandırın
Şimdi size düşen, piskoposunuza gençliğinden ötürü fazla yakın davranmamak, Peder Allah’ın gücüne saygı duyarak ona her türlü hürmeti göstermektir. Nasıl kutsal papazların bile [piskoposlarının] apaçık genç görünümüne bakarak düşüncesizce karar vermediklerini, ama Allah’ın huzurunda ihtiyatlı davranarak ona boyun eğdiklerini (daha doğrusu ona değil, hepimizin piskoposu olan İsa Mesih’in Peder’ine boyun eğdiklerini) bildiğim gibi. Bu nedenle, ikiyüzlü bir tavır takınmadan, bize [böyle yapmamızı] buyuranın onuruna [piskoposunuza] itaat etmeniz uygundur, çünkü böyle yapmayanlar [böyle davranarak] sadece görünen piskoposu aldatmazlar, ama aynı zamanda da görünmeyen O’nunla alay etmeye çalışırlar. Ve bütün bu davranışların insana değil, bütün sırları bilen Allah’a yapılmıştır.
4. Bölüm: Bazıları kötülük yaparak piskopostan bağımsız hareket eder
Öyleyse, sadece Hristiyan olarak adlandırılmak değil, aynı zamanda gerçekte de öyle olmak uygundur: Bazıları gerçekten birine piskopos unvanı verir, ama her şeyi onsuz yapar. Böyle kişiler bana iyi bir vicdana sahip değillermiş gibi geliyor, çünkü bu kişiler verilen buyruklara göre bir araya gelmiyorlar.
5. Bölüm: Ölüm herkesin kaderidir
O halde, her şeyin bir sonu olduğuna göre, bu iki şey aynı anda önümüze konmuştur – ölüm ve yaşam; ve herkes kendi yerine gidecektir. Çünkü nasıl biri Allah’ın, diğeri dünyanın olmak üzere iki tür sikke varsa ve bunların her biri üzerine damgalanmış özel bir niteliğe sahipse, [burada da öyledir.] İman etmeyenler bu dünyadandır; ama iman edenler, sevgiyle, İsa Mesih aracılığıyla Peder Allah’ın niteliğine sahiptirler;4 O’nun tutkusu uğruna ölmeye hazır değilsek, O’nun yaşamı içimizde değildir.
6. Bölüm: Uyumu koruyun
Bu nedenle, daha önce sözünü ettiğim kişilerde, sizlerin tümünü iman ve sevgi içinde gördüğüm için, piskoposunuz Allah’ın yerine, papazlarınız elçiler topluluğunun yerine başkanlık ederken, benim için çok değerli olan ve zamanın başlangıcından önce Peder’le birlikte olan ve sonunda tecelli edilen İsa Mesih’in hizmetini emanet ettiğim diyakonlarınızla birlikte, her şeyi ilahi bir uyum içinde yapmaya çalışmanızı öğütlüyorum. O halde hepiniz aynı kutsal davranışı taklit ederek birbirinize saygı gösterin ve hiç kimse komşusuna nefsani gözle bakmasın, ama İsa Mesih’te birbirinizi sürekli sevin. Aranızda sizi bölecek hiçbir şey olmasın; ama ölümsüzlüğünüzün bir örneği ve kanıtı olarak piskoposunuzla ve size önderlik edenlerle birlik içinde olun.
7. Bölüm: Piskopos ve rahipler olmadan hiçbir şey yapmayın
Bu nedenle Rab, ne kendisi ne de elçiler tarafından Peder’e bağlı olmadan hiçbir şey yapmadığı gibi, piskopos ve rahipler olmadan da hiçbir şey yapmayın. Kendinize ayrı ayrı makul ve uygun bir şey yapmaya da çalışmayın; ama aynı yerde bir araya gelmiş olarak, tek bir dua, tek bir yakarış, tek bir zihin, tek bir umut, sevgide ve lekesiz sevinçte olalım. Tek bir İsa Mesih vardır ve ondan daha mükemmel bir şey yoktur. Bu nedenle, Allah’ın tek bir tapınağına,5 tek bir sunağa,6 tek bir Peder’den çıkan, tek bir Peder’le birlikte olan ve tek bir Peder’e giden tek bir İsa Mesih’e koşun.
8. Bölüm: Sahte öğretilere karşı uyarı
Yabancı öğretilerle ya da yararsız eski masallarla aldanmayın. Çünkü hâlâ Yahudi yasasına göre yaşıyorsak, lütfu almadığımızı kabul etmiş oluruz.7 Çünkü en kutsal peygamberler Mesih İsa’ya göre yaşadılar. Bu nedenle de zulüm gördüler, çünkü O’nun lütfundan esinlenerek, inanmayanları, tek bir Allah’ın var olduğuna, O’nun Oğlu İsa Mesih aracılığıyla Kendisini gösterdiğine, O’nun ebedi Kelamı olduğuna, sessizlikten çıkmadığına8 ve O’nu göndereni her şeyde hoşnut ettiğine tam olarak ikna ettiler.
9. Bölüm: Mesih’le birlikte yaşayalım
Bu nedenle, eski düzende yetişmiş olanlar yeni bir umuda sahip olmuşlarsa, artık Şabat’a uymuyorlarsa, ama yaşamımızın O’nunla ve O’nun ölümüyle yeniden yeşerdiği Rab’bin Günü’ne uyarak yaşıyorlarsa (ki bazıları bu gizem sayesinde imanı elde ettiğimizi ve bu nedenle tek Efendimiz olan İsa Mesih’in öğrencileri olarak bulunabilmek için dayandığımızı inkâr etmektedirler) peygamberlerin öğrencilerinin kendileri Ruh’ta O’nu Öğretmenleri olarak bekledikleri O’ndan ayrı olarak nasıl yaşayabiliriz? Ve bu nedenle, haklı olarak bekledikleri O geldi ve onları ölümden diriltti.
10. Bölüm: Yahudileşmekten Sakının
Bu nedenle O’nun iyiliğine karşı duyarsız kalmayalım. Çünkü O bizi yaptıklarımıza göre ödüllendirseydi, varlığımız sona ererdi. Bu nedenle, O’nun öğrencileri olarak, Hristiyanlık ilkelerine göre yaşamayı öğrenelim. Çünkü bundan başka bir adla çağrılan kişi Allah’tan değildir. Bu nedenle, kötü, eski, ekşi mayayı bir yana bırakın ve yeni mayaya, yani İsa Mesih’e dönüşün.9 O’nda tuzlanın ki, içinizden biri yozlaşmasın, çünkü tadınızla suçlanacaksınız. Mesih İsa’yı kabul edip Yahudileşmek saçmadır. Çünkü Hristiyanlık Yahudiliği değil, Yahudilik Hristiyanlığı benimsedi; öyle ki, iman eden her dil Allah’ta toplanabilsin.
11. Bölüm: Bunları sizi uyarmak için yazıyorum
Sevdiklerim, [size bunları söylüyorum], içinizden herhangi birinin böyle [Yahudileşme hatasına kapılmış] bir durumda olduğunu bildiğimden değil; ama, herhangi birinizden daha hor birisi olarak boş öğretilerin kancalarına düşmeyesiniz ve Pontius Pilatus’un hükümeti zamanında gerçekleşen doğum, çile ve dirilişin, umudumuz olan İsa Mesih tarafından gerçekten ve kesinlikle tamamlandığına dair tam bir güvenceye erişesiniz ve hiçbiriniz bundan asla sapmayasınız diye sizi önceden korumak istiyorum.
12. Bölüm: Siz benden daha üstünsünüz
Eğer gerçekten layıksam, sizden her bakımdan hoşnut olayım! Çünkü bağlı olsam da, özgür olanlarınızla kıyaslanmaya layık değilim. İsa Mesih’i içinizde taşıdığınız için kibirlenmediğinizi biliyorum. Ve sizi övdüğümde, ruhunuzun alçakgönüllülüğüne değer verdiğinizi daha da iyi biliyorum; çünkü şöyle yazılmıştır: “Doğru insan kendisinin davacısıdır.”10
13. Bölüm: İman ve birlik içinde olun
Bu nedenle, yaptığınız her bir şeyde, hem bedende hem ruhta; imanda ve sevgide; Oğul’da, Peder’de ve Ruh’ta; başlangıçta ve sonda; en takdire şayan piskoposunuzla, papazlarınızın ruhsal tacıyla ve Allah’a uygun diyakozlarla her şeyin başarılı olabilmesi için, Rab’bin ve havarilerinin öğretilerine adayın. İsa Mesih’in bedene göre Peder’e, havarilerin Mesih’e, Peder’e ve Ruh’a tabi olduğu gibi, piskoposa ve birbirinize tabi olun ki, hem bedensel hem de ruhsal bir birlik olsun.
14. Bölüm: Dualarınızı rica ederim
Allah’la dolu olduğunuzu bildiğim için, size sadece kısaca öğüt verdim. Allah’a ulaşabilmem için dualarınızda beni ve adımı almaya layık olmadığım Suriye’deki Kilise’yi unutmayın; çünkü Suriye’deki Kilise’nin Kiliseniz tarafından tazelenmeye layık görülmesi için Allah’ta birleşmiş dualarınıza ve sevginize ihtiyacım var.
15. Bölüm: Selamlamalar
Sizin gibi Allah’ın yüceliği için burada bulunan ve beni her konuda tazeleyen İzmirli Efesliler (size de buradan yazıyorum), İzmirli Piskopos Polikarp’la birlikte sizi selamlıyorlar. İsa Mesih’in onuruna diğer kiliseler de sizi selamlıyor. İsa Mesih olan ayrılmaz Ruh’a kavuşmuş olan sizler, Allah’ın ahengi içinde selametle kalın.
- İletişim anlamında da kullanılabilir, burada Komünyon kelimesini çevirmemenin nedeni, “Komünyon” kelimesi aynı zamanda da ekmek ve şarabın ayinde İsa Mesih’in bedeni ve kanına dönüştüğü kudas için de kullanılır, Aziz İgnatius sadece kiliselerle iletişim içinde değil, aynı zamanda da aynı kaseden aynı İsa Mesih’e sahip olduğu için mektup yazdığı kiliselerle de birdir. ↩︎
- “Bu dünyanın prensi” şeytandır. Bkz. 2. Korintliler 4:4 ve Efesliler 2:2 ↩︎
- Bkz. Mezmur 34:8 ↩︎
- Bkz. 2. Petrus 1:4 ↩︎
- Kiliseye ↩︎
- Ekmek ve Şarabın, İsa Mesih’in bedeni ve kanına dönüştüğü altarda ↩︎
- Bkz. İbraniler 8:13 ↩︎
- İsa Mesih, Allah’ın ebedi Kelam’ı (Söz’ü) olarak Peder Allah’tan doğmuştur. ↩︎
- Aziz İgnatius burada Kudas’ı ima ederek, İsa Mesih’in mayasından olursak onun bedeninden paydaş olabileceğimizi söylüyor, yani İsa Mesih’in insan doğasına aktardığı uluhi niteliklere, O’nun bedeni olan kilise vasıtasıyla paydaş olabiliriz. Bkz. 1. Korintliler 12:12-14 ↩︎
- Özdeyişler 18:17 ↩︎